Akademik kariyer denilince, kimi zaman uzaya çıkmak kadar zor bir mevzu olarak ifade edildiğini görüyorum. Kolay olmasa da zor bir süreç de değil aslında. Yeter ki böyle bir akademik heves ve normal seviyede çalışma azmi olsun. Eğer öğrenmeye kendinizi kapatmışsanız bu süreç çok ağır ve zor işler hatta işkence haline döner bunu da baştan belirtmek lazım. Gördüğüm temel problemlerden biri aslında akademik kariyer sürecini tam olarak bilmemiz, lisans/yüksek lisans seviyesinde üniversiteli arkadaşlar bile sürecin kendilerini nerelere götüreceği konusunda pek bilgi sahibi değiller. Yüz yüze görüşmelerde, derslerde ve danışmanlıklar ile bu konuda bilgi vermeye çalışsam da sınırlı sayıda kişiye ulaşma söz konusu yine de. Bu yazıda çok kısa bir şekilde akademik kariyer aşamalarından bahsetmeye çalışacağım. Akademik kariyer ile akademik unvanları karıştırmamak lazım. Akademik kariyer unvan için yapılmamalı düşüncesindeyim.
1. AŞAMA LİSANS
Bireyin üniversiteli olma hali. Aslında akademik kariyer sürecinin ilk ve en önemli aşamalarından biri. Zira kişinin istediği bölümü kazanması ile başlıyor iyi bir akademik kariyer süreci. Ama ne yazık ki lise seviyesinde öğrenciler, ilgi ve becerilerine yönelik olarak değil de popüler ya da iş bulma garantisine göre lisans eğitimine yöneldiği/yöneltildiği için çoğu öğrenci için lisans aşaması diplomayı alsak da gitsek evresi olarak değerlendiriliyor. Oysa ki lisans aşamasında ilgili bilim dalını genel itibari ile iyi öğrendikten sonra öğrencilerin kendi ilgi ve yeteneklerine göre uzmanlaşmak istediği alanlara yönelmesi gerekiyor.
2. AŞAMA YÜKSEK LİSANS
Lisanstan başarılı bir şekilde mezun olduktan sonra eğer hala akademik kariyere hevesiniz kalmış ise bu sefer yüksek lisans serüveni başlıyor. Üniversiteler arasında bazı ufak değerlendirme kriter farklılıkları olsa da mezuniyet ortalaması, ALES, yabancı dil, yazılı ya da sözlü sınav yüksek lisansa başlamadan önce başarı ile geçmeniz gereken aşamalar. En azından başvuranlar arasında iyilerden olmanız gereken durumlar. Son yıllarda yüksek lisansa başvuru sayıları hızla artmakta o nedenle ne kadar yüksek puan ve ortalamaya sahip olursanız o kadar iyi. Yüksek lisans aşaması aslında öğrencinin araştırma kabiliyetinin pekişme aşaması olarak düşünülebilir. Lakin bizde lisans seviyesinde araştırma kabiliyeti verilmediği ya da kazandırılamadığı için bu da yüksek lisans aşamasına kalıyor. 1 yıllık ders aşamasını başarı ile tamamladıktan sonra 1 yıl da yüksek lisans tezinizi hazırlamanız gerekiyor. Tabi tez ve ders aşaması uzayabilir. Şunu unutmamakta fayda var her şey yerli yerinde ve zamanında güzel. Başladığınız işi en iyi ve en kısa sürede bitirmekte fayda var. Ara verip bırakıldığında tekrar aynı yerden başlamak zor hatta daha gerilemiş oluyor işler. En gerileyen husus da tez yapma ve bitirme hevesi. Açıkçası uzattıkça işler yılan hikayesine dönüyor, uzuyor da uzuyor. Yüksek lisans bittikten sonra uzman unvanına sahip olursunuz.
3. AŞAMA DOKTORA
Araştırma konusunda yüksek lisans aşamasında tecrübe kazandıktan sonra asıl uzmanlık alanı olarak doktora aşaması başlar. 1 yıllık ders sonrasında, yabancı dil sorununuz yok ise yeterlilik sınavına girersiniz. Yeterlilik sınavını da başarı ile geçtikten sonra uzmanı olmak istediğiniz alanda doktora tezinizi hazırlamaya başlarsınız. Toplam 4 yıl ideal süre olarak görülebilir, daha önce de bitirme şansı var elbet. Günümüz teknolojik ve ekonomik imkanları buna artık müsait. Tabi 7 hatta ek sürelerle 8 yıla uzatana/uzattırılana da rastlamak mümkün. Doktora aşaması akademik kariyerin en önemli aşamalarından biri, bu süreci ne kadar iyi değerlendirirseniz kariyerinizin sonraki aşamalarında başarılı olma ihtimaliniz de o derece iyi olur. Tezi başarı ile bitirdikten sonra Dr. unvanına sahip olursunuz.
4. DOÇENTLİK
Aynı zamanda bir unvan olarak da karşımıza çıkan doçentlik akademik kariyerin en çetrefilli aşamalarından biridir. Doçentlik “YÖK” tarafından verilir daha sonra üniversiteler ilgili kadroyu açar. YÖK tarafından alanınız ile ilgili oluşturulan juri tarafından önce yayınlarınız incelenir. Yayından geçtikten sonra yine aynı juri tarafından sözlü sınava tabi tutulursunuz. Her ikisinde de başarılı olduktan sonra doçent olarak akademik kariyerinize devam edebilirsiniz. Bu süreç genel kriterlerin (yayın sayısı ve İngilizce) yanı sıra oldukça subjektif değerlendirmelere de tabi olabildiğinden akademik camia tarafından sıklıkla eleştirilen bir aşamadır. Son yıllarda yapılan yeni düzenlemeler ile sözlü sınavı üniversitelerin tercihine bırakılmıştır.